BANA DA SESLEN GELİYORUM…
Bugün adamızda yağmur çiselemeye başladı. Giderek hızlanacak gibi, eğer pas geçmez ise. Umarım su problemimize bir nebze yararlı olur. Göletler ve barajımız da biraz da olsa seviyenin yükselmesine faydalı olacak diye düşünüyorum.
Gökçeada’nın Sesine katkı sunmak, sesimize ses katmak için yazılarına başlayan Emine Satar ve Özgecan Berbidek arkadaşlarımıza da içten hoş geldiniz dileklerimi iletirim. Yeni Türkiye de buluşmak ve Ene’l Hak diyerek hakikatleri hep birlikte yazmak düsturumuz olsun. Dışımızda ki hava karardığında, unutmayalım içimizde ki ışığı yakmak gerekecektir. Azimli insanların güneşi hep içinden doğar diyerek tekrar hoş geldiniz sayfalarımıza. Daim olun derim yıllar geçse de.
Adamız ülkemizin en büyük adası, dertleri de bir o kadar çok. Nereden başlasak diye bir seneyi geçti, yazıyoruz çiziyoruz. Bir-iki istisna dışında en büyük eksikliğimiz sesimizi duyurmak için eylem birliği yapmamızdır. Ulaşım sorunu, sağlık sorunu, kanalizasyon sorunu, vahşi çöp depolama sorunu,serbest hayvancılık v.s. diğer sorunlar. Unutmadan tekrar yazayım. Geven yakmak modamızı da hep tek geçiyorum. Keçilerimiz ve koyunlarımız bedava otlasın diye çevreye duyarsız kalmışız çok mu?
Adamızda kırkı aşkın sivil toplum örgütü var. Bir kırk tane daha olsa ne çıkar, sıcak yerlerimizde hep konuşarak zaman geçiriyoruz nasılsa değil mi? Halbuki adamızda kronikleşmiş sorunla için durumu değiştirme ve daha ileriye götürme yönünde etkide bulunma çabası olan eylem birlikteliği ne zaman olacak.
Bana da seslen geliyorum…