​KORONAVİRÜSÜN KAYNAĞI ABD Mİ ?

​​Koronavirüsün kaynağının Çin’in Vuhan kenti olduğu ilk günden beri yazılıp çiziliyor Türk ve Dünya basınında. Acaba doğru bir tespit mi?, yoksa asıl ilk kaynağı ABD mi? Dünyaya oradan mı yayılmaya başladı.         

Öncelikle adamız için birkaç cümle ile düşüncemi ve alınması gerekli önlemleri yazmak istiyorum. Bence öncelikle Kabatepe de gemiye binmeden önce yolcuları kontrol edecek bir termal kamera koyulması gereklidir. Tıpkı sınırlarımızdaki giriş kapılarında olduğu gibi. Geç kalınmadan bu konuda adım atılması için sayın Kaymakamımıza ve sayın Belediye Başkanımıza şifahen bu düşüncem iletilmiştir. Ayrıca adamıza yurt dışından gelen kişilerin evlerinde kendilerini 14 gün karantinada tutmaları gerekirken bu kurala uyulmadığı ada sakinlerince görülmektedir.         

Ana karadan uzak olan adamızda koronavirüs vakalarının görülmeye başlanması, adamızda turizm ve ticaret hayatını olumsuz yönde etkileyeceği kesindir. Şimdiden önlemlerimizi almamız zorunluluktur.          Gelelim koronavirüsün kaynağı neresi sorusunun cevabına, aşağıda alıntısını yapacağım yazı bayağı ilginizi çekecektir. Bir Gün gazetesinde köşe yazılarını ilgiyle okuduğumuz, kendisi Hongkong da yaşayan Kamuran KIZLAK’ın yazısı şöyle diyor;          

Şubat ayının ortalarından beri Çin’deki bazı açık bilimsel kaynaklarda ve o kaynaklara atıf yapan gazetelerde bu bilginin doğru olmayabileceği (Vuhan kentindeki balık pazarından yayıldığı ) yazılmaya başlandı. Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün yaptığı açıklamalar, verdiği yeni bilgiler ve ek kaynaklar sayesinde bir bilimsel araştırma sorusu ortaya çıktı. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü derlediği bilgilere dayanarak ABD’ye şu soruları yöneltti; 1-Hastalığı yayan ilk kişi ABD’de ne zaman teşhis edildi? 2- Salgın kaç kişiye bulaştı? 3-Hastanelerin isimleri nelerdir?         

Salgını Vuhan’a getiren ABD ordusu olabilir, şeffaf olun! verilerinizi herkese açık hale getirin! ABD bize bir açıklama borçlu! 2019 yılı 15-30 Ekim tarihleri arasında Vuhan’da Dünya Askeri Oyunları vardı. Katılan ordular arasında ABD askerleri de bulunuyordu. Virüs bu ABD askerleri tarafından getirilmiş olabilir demek istiyor. Son günlerde uzmanlar insandan insana geçişin balık pazarından yayılmasından daha önce başlamış olabileceğini ileri sürüyorlar.         

ABD Sağlık Bakanlığından bir yetkili yaptıkları testler sonucunda, grip salgınından öldüğü düşünülen iki kişinin COVID-19 nedeniyle öldüğünü tespit ettiklerini açıklamıştır. ABD’de 2019 yılı ortalarından beri bir grip salgını var ve ölenlerin sayısı 14.000 kişiyi aştığı belirtiliyor.          Dışişleri Bakanlığı sözcüsünün dile getirmeye çalıştığı kuşku bunun basit bir grip salgını olmadığı. Ölümlerin bazılarının (veya çoğunun ) koronavirüsten kaynaklanmış olabileceği. ABD’nin grip dediği bu salgının ilk ne zaman teşhis edildiği ve hastane isimleri bu yüzden önemli. Vuhan’da görülmeye başlanmasından önce teşhis edilmişse ve hastaneler arasında Vuhan’a gelen askerlerin tedavi gördüğü hastaneler varsa, bu sonuçlar virüsün ABD’den Çin’e taşındığına dair kanıt oluşturacak.         

Bunu düşünmelerini gerektirecek bir başka bilimsel veri daha olduğu söyleniyor. Çin Sağlık Bakanlığı yetkilileri COVID-19’un yayıldığı dört kıtada  virüsün yayılma rotası izlenerek on iki farklı ülkeden yüzden fazla numune toplanmış. Sonuçların virüs salgınının daha önceleri, muhtemelen Kasım ayı ortalarında, başladığını gösterdiği belirtiliyor. Yani Vuhan’daki Dünya Askeri Oyunlarının hemen ardından.         

Bir Tayvanlı uzman virüs salgınının sanılandan daha önce başladığını söylüyor ve 2019 yılı Eylül ayına bakmalıyız diyor. Bu ay içinde bazı Japonların Hawai’ye seyahat ettiklerini ve efekte olmuş olarak geri döndüklerini söylüyor. Bu durum, virüsün Çin’de görülmesinden yaklaşık iki ay önceye rastlıyor. Bu vakalardan hareketle, koronavirüsün ABD’de zaten yayılmış olduğunu ancak semptomların diğer hastalıklara atfedildiği ve dolayısı ile muhtemelen gözden kaçtığını ileri sürüyor. Bu vakaları çok dikkatli bir şekilde araştırdığını ve Japon virologların da kendisiyle aynı sonuca vardığını belirtiyor.         

Peki ortada ciddiye alınması gereken bu kadar kuşku verici bilgi-veri varken ABD bu konuda Çin’le işbirliği yapar mı? Pek sanmıyorum. COVID-19 salgınını bile Çin’i ekonomik olarak sıkıştırma ve zayıflatma fırsatı olarak kullanmaya çalışan ABD’nin Çin’le işbirliği yapacağını veya bilgi-veri saklamayacağını düşünmek fazla iyimserlik olur. Burada bir noktaya dikkat çekmeliyim; Bakanlık sözcüsü Çin’e karşı bir biyolojik silah kullanıldığını ima etmiyor. Böyle bir komplo teorisi kurduğu yok. Zaten komplo teorisi Çin devlet aklına ve Çin yetkililere uygun bir akıl yürütme biçimi değil.         

Güney Kore ve Tayvan’da ölüm oranı neden düşük. Bu Tayvanlı uzmana göre G.Kore ve Tayvan virüsün Çin’dekinden farklı bir haplotipine sahip. Bu tip belki daha bulaşıcı ama çok daha az ölümcül. Tayvan’ı enfekte eden türün sadece Avustralya ve ABD’de mevcut olduğunu ve Tayvan’a Avustralyalılar tarafından bulaştırılmadığı (Avustralya’da virüs epeyce geç görülmüş ) için yalnızca ABD’den gelmiş olabileceği tezini ileri sürüyor.

Yazı böylece bitiyor. Sizce de koronavirüsün kaynağı neresi? Gelişmeleri hep birlikte izleyelim. Olaylara daha geniş perspektiften bakalım. Gerçekler sonsuza kadar saklanamaz. Gerçeklerin bir gün ortaya çıkması gibi bir huyu olduğunu unutmayalım.