”AÇILIM” YAPMAK İSTENİYOR MU?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP döneminde 3 Kasım 2002’den başlayarak toplam 15 seçime girdi. Bu seçimlerin 6’sı genel seçim, 4’ü yerel seçim, 3’ü halk oylaması ve 2’si de Cumhurbaşkanlığı seçimidir.
Yapılan her seçim dönemlerinde ”açılım” kelimesini kullanmak Erdoğan için olağan bir şeydi. Açılım kelimesini kullanmak her derde deva oldu. Mesela, Kürt, Avrupa Birliği, Ermeni, insan hakları, demokrasi ve olmazsa olmazı ”Alevi açılımı”. Cumhurbaşkanı Erdoğan, her seçim öncesi mutlaka Aleviler ile ilgili ya bir açıklama yapmıştır ya da bir vaatte bulunmuştur. Seçimler bittikten sonra da konu unutulup gitmiştir.
Şimdi, Hüseyin Gazi Cemevine 15 yıl sonra ilk kez bir Cemevine yaptığı ziyaret Alevi örgütleri tarafından Erdoğan’ın seçim yatırımı olarak değerlendirildi ve yoğun bir tepki çektiğini görmüş olduk. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanının yaptığı açıklamada söyledikleri önemlidir. ”Yapılan bu ziyaret, samimi bir ziyaret değildir. Alevilerin bunca sorunu varken 20 yıldır bu sorunları görmezden gelen, sorunlarımıza sırt çeviren; talepleri karşılamak bir yana asimilasyon politikaları ve projeleri üretenlerin ziyaretini samimi bulmuyoruz”.
Erdoğan Alevileri tanımıyor. Tanımadığı gibi Alevileri ve Aleviliği tarif etmeye kalkıyor. Cemevleri cümbüş evleridir diyen, zorunlu din derslerini ana okul çağına kadar indiren zihniyetin yaptıkları ve söyledikleri doğal olarak samimi ve iyi niyetli söylemler değildir. Biz Aleviler eşit yurttaşlık talep ediyoruz. Bu çizgimizi de her zaman savunacağız. 25 milyon Alevinin yaşadığı ülkemizde, kimlikleri ve inanç yerleri kabul görmüyorsa devletin yöneticileri Cemevlerini ”cümbüş evleri” olarak tanımlıyorsa bu zihniyet bizim varlığımıza, inancımıza ve kültürümüze karşı olduğunun bir kanıtıdır.
Alevilik Sünni motiflerle deforme edilmek istenmektedir. Alevi Dernekleri Cemevlerinin ibadethane olarak tanınmasını talep etmektedir. Alevi önde gelenleri Diyanet tarafından yapılan açıklamalarda Cemevlerinin İslamın bir parçası olarak nitelendirilmesini eleştiriyor ve bu nitelemeyi ”Sünnileştirme çabası” olarak tanımlıyor.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ise İstanbul’da düzenlenen Aşura matem merasimine katılarak, ”Hz.Hüseyin’e ağlayıp Yezid gibi davrananlardan değiliz” dedi.
Esen kalın…Memleket güzel…”Bu Memleket bizim”