GÖKÇEADA’NIN ALTUNCEVAHİR’İ
Gökçeada’nın Sesi gazetesinin yayın hayatına başladığı günden beri hasbelkader, dilimizin döndüğü kadarıyla adamızın ve ülkemizin sorunları ile ilgili olarak yazılar yazmaktayım. Elden geldiği kadarıyla doğaya, üretime, markalaşmaya, katma değer yaratmaya, adamızın ulaşım sorunlarına, sağlık ve eğitim konularına dayanışma içerisinde yer vermeye çalıştım. Adamızın yazarlarının yayınlanan eserlerinin tanıtımına, Gökçeada’mızda iki toplumlu bir yaşam içerisinde Rum hemşerilerimizden adaya renk ve emek veren şahsiyetlerinin, örneğin Dr.Fokas ve Gliki/Bademli köyünün unutulmaz siması Apostol hakkında yazdıklarım unutulmamaları içindi. Ama insanlara değer vermek için vefat etmelerini beklememek gerektiğine inananlardanım. Yaşarken o kişinin verdiği mücadele ve dayanışma ruhunu anlatmak, onurlandırmak toplum için yaptığı güzel uğraşıları da paylaşmak gerekiyor.
Bu paragraftan sonra, gelelim Gökçeada’nın Altuncevahir’ini anlatmaya. Bahsetmek istediğim kişi adamızın tanınan ve sevilen siması Hayrettin ALTUNCEVAHİR dir. Kendisi Gökçeada Cemevi’nin kurucularından olup halen başkanlık görevini yürütmektedir. Kendisi ülkemiz 68 kuşağında verilen mücadelenin onurlu emekçilerindendir. Bir 78’li olarak kendisini en iyi anlayan, geçmişte ve günümüzde ülkemizin daha iyi bir düzende yönetilebilmesi çabasının fikri takipçileriyiz. Gökçeada Cemevi’nin kurucuları arasında olmaktan ve yönetimde birlikte onun başkanlığında görev almaktan mutlu ve gurur duymaktayım. Bir sivil toplum kuruluşu olan Gökçeada Cemevi’nin yapımı için temel atılmasından bugün geldiği aşamaya kadar verdiği uğraşılar ve emeğin en yakın tanığıyım. Başladığımız bir işi en layığı ile bitirmek ve Gökçeada halkının hizmetine sunmak için uğraşmaktayız ve başaracağız.
Hayrettin ALTUNCEVAHİR’in geçmişten gelen mücadele ve dayanışma ruhu, işçi sınıfı için bir ömür vefa etmesi, fedakarlığı hiçbir zaman unutulmamalıdır. 2014 yılından beri de Gökçeada Cemevi için omuz omuza birlikte mücadele vermemizden bende mutluyum. Adamızda Cami gibi, Kilise gibi ibadethanelerin yanında Alevi toplumu için de bir inanç ve ibadet yeri olan Cemevi için günün 24 saati verdiği emek karşılığında taktir duygularımı belirtmek isterim. Gökçeada Cemevi tarihi, hiçbir zaman Hayrettin ALTUNCEVAHİR başkanın verdiği emeği unutmayacaktır ve unutturmayacaktır. Vefa’nın sadece İstanbul da bir semt adı olmadığını, Gökçeada sakinleri ve özelinde Alevi toplumunun da vefalı olduğunu yaşarken bilmesini istedim.
Hacı Bektaş-ı Veli’nin dediği gibi ”DİLİ, DİNİ, RENGİ NE OLURSA OLSUN İYİLER İYİDİR”
Esen kalın…Memleket güzel…”Bu Memleket bizim”
