İKTİDAR İÇİN RÜZGAR ARKADAN ESMİYOR
İktidar Blokunun taktik hamlelerinin 2021 yılının bitmek üzere olduğu, bütçenin mecliste görüşüldüğü bugünlerde hızlanacağını belirtmek isterim. Ancak yorgun bir liderle ve iktidar blokunun çözülen, yıpranmış bir yapının işinin hayli zor olduğunu da göz ardı etmeyelim. Ama siyasi iktidarın elinde var olanla son kez de olsa şansını denemek isteyecektir. Öncelikle konuşulan ekonominin biraz nefes alabilmesi için Türkiye’nin bazı kurumlarının daha özelleştirilmesi gerekeceğidir. ASELSAN, ROKETSAN ve HAVELSAN gibi stratejik kurumlar konuşulmaktadır. Katar’a yapılan ziyaretin bu nefesi sağlayıp sağlamayacağını hep birlikte göreceğiz.
Görünen o ki yapılacak erken veya zamanında bir seçim için siyaset rüzgarı iktidarın arkasından esmemektedir. Muhalefet cephesinin yapacakları bence süreci belirleyecektir. İktidarın yapacakları değil.
Gelelim ülkenin siyasi konjonktürünün akış yönüne, AKP-MHP seçim barajının yüzde 7 olmasında anlaştı. Fakat bu o kadar da çok önemli değil. Asıl mesele yeni Anayasa destekli bir erken seçim. Anlaşılıyor ki RTE yapılacak bir erken seçimi ”Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” ile ”İyileştirilmiş Başkanlık Rejimi” mücadelesi şeklinde halkın önüne koymak istiyor. Şunu da unutmamak gerekiyor seçim barajının yüzde 7’ye düşürülmesi iktidar ve muhalefetin oyları ile birlikte meclisten geçecektir. TBMM’de en az 400 milletvekilinin evet oyu ile ancak sağlanabilir. Özetle bu şekilde meclisten geçer. Ama, bu kararın uygulanması için en az bir yılın geçmesi gerekiyor. Diğer bir anlatımla erken seçim olacaksa o zaman bir anlamı kalmayacak demektir.
İşin püf noktası bu teklifin tek başına mı? Yoksa seçim ve siyasi partiler yasasında yapılacak bazı değişikliklerle birlikte mi? Geleceğidir. Eğer değişiklik genişletilerek TBMM gelirse o zaman muhalefet partileri destekler mi? Biliyoruz ki Anayasa değişikliği önerisinin referanduma gitmesi için 360 milletvekilinin desteği gerekmektedir. Bu durumda çözüm için muhalefet desteği şart oluyor.
Cumhurbaşkanlığı sisteminin üç yılda yıprandığını her kesim görüyor, toplumsal destek yitirilmiş durumda. Cumhur ittifakının tüm bu durumları göz önüne almadan seçime gitmesi mümkün değildir. Değişiklikler yaparak yüzde 7’lik baraj konusunun yanına birkaç başlık daha ekleyerek Millet ittifakını en azından sallayacak (yıkamasa bile) bazı tartışmalı maddeleri de ekleyeceğini göz önünde tutalım. Sonuç olarak önümüzde yapılması olası bir Anayasa değişikliği referandumu ”Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” ile ”İyileştirilmiş Başkanlık Sistemi” arasında yapılacak bir tercih seçimine yönelebilir.
2022 yılı içinde baskın bir erken seçime cümleten hazır olalım. Yerel Yönetim seçimleri mi? Dediniz sıra ona da gelecek. Adamız için epey patırtılı olacağı kesin.
Esen kalın… Memleket güzel…”Bu Memleket bizim”