KANCIK PUSULARDA YÜZDE BİR’İN İKTİDARI
Ülkemizde eskiden alt sınıfın üstünde bir orta sınıf vardı. Son 20 yılda yavaş yavaş sindirerek bu orta sınıf yok edildi. Daha doğru bir ifade ile alt sınıfa düşürüldü. İzlenen ekonomik politikaların neticesi olarak kaçınılmazı görmüş olduk. Yani demem o ki ülkemizde yüzde bir’in iktidarın da sermaye birikiminin katlanarak artması sonucunda mutlu bir azınlık olarak yerli ve milli Oligark’lar yaratılmıştır.
Geri kalan yüzde 99 örgütlü olamazsa, ekonomik çıkmazlar içinde yerlerde sürünüp duracaktır. Ve halinize şükretmiyorsunuz diyerek birde azarlanacaklardır. Ya da siyasi iktidarın yapacağı lütufları bekleyeceklerdir. Beklemek istemeyenlerde önümüzde yapılacak seçimlerde başlarının çaresine bakmak isteyeceklerdir doğal olarak.
Bu ülkenin yetişmiş insan güçlerinden doktorlar için ”gitmek isterlerse gitsinler” diyen bir zihniyetin yol açtığı tahribat sonucu kamu sektöründe çalışan 10.000 doktor’un ayrılmasına yol açmıştır. Kimisi emekliliğini istemiş, kimisi özel sektöre geçmiş, çoğu da yurt dışına çalışmak için gitmiştir. Şimdi de kamu sektöründe çalışacak uzman doktor için Sağlık Bakanlığı ilan vermek zorunda kalmıştır. Demek ki yerlerini yeni mezunlarla doldururuz ifadesi gerçekleri yansıtmıyor.
Yüzde 99’un yaşadığı en büyük sorunlardan biri de konut sorunudur. Kiralık konut bulmak, istenen fiyatlar karşısında neredeyse olanaksız hale gelmektedir. Uzmanlar diyorlar ki bu kira fiyatları karşısında yakında %85 kiracı kiralarını ödeyemeyecek duruma düşeceklerdir. Buyurun, ülkemizin yaşadığı sorunlara katmerli bir şekilde eklenecek olan ödenemeyen kiralar sorunu. Bu ülke artık yönetilemiyor, ancak yeni yeni kaoslar üretebiliyor.
Memleketin durumunu Şair Süleyman Apaydın’ın dizeleri gayet güzel izah ediyor;
Özlediyseniz fesi peçeyi
Aydınlığa yeğliyorsanız kara geceyi
Hala medet umuyorsanız
Şıh’tan şeyhten dervişten
Şifa buluyorsanız
Muskadan üfürükçüden
Eşit olmasın diyorsanız kadınla erkek
Kara çarşafa girsin diyorsanız
Yobazın gazabından ürkerek
Hala önemini anlamadıysanız
Millet olmanın
Kul olun
Ümmet kalın
Fetvasını bekleyin şeyhülislamın
Yeni kaoslar üretebildiğinden bahsederken Türkiye’nin siyasal iktidarı, Suriye’de ve muhtemeldir ki aynı anda Irak’ta yapılacak kapsamlı bir sınır ötesi harekatın Rusya, ABD ve NATO üçgeninde dış politikada yol açacağı gelişmeleri de göz ardı etmemek gerekiyor. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Tayyip Erdoğan, aile ve yakınları ile ilgili açıkladığı TÜRGEV ile ENSAR’ın ABD’deki TÜRKEN Vakfına aktardığı milyon dolarlar ile ilgili açıklamalarına karşı getirilen ‘Dağ fare doğurdu’ söylemi haklıysa AKP’de bu telaş niye? Diye sormak kaçınılmaz olmaktadır.
Yakın zamanda Suriye ve Irak’a yapılacak bir sınır ötesi harekat ile vatandaşın milliyetçi duygularına dokunarak ve gittikçe yaklaşan seçimlere, NATO’ya girmek isteyen İsveç ve Finlandiya üzerinden istediğimizi aldık diyerek bir zafer kutlaması ile gitmek mi? İstemektedir siyasal iktidar. Hep beraber göreceğiz.
Esen kalın… Memleket güzel… ”Bu Memleket bizim”