KILIÇDAROĞLU NEDEN KALMALI
Seçim sonrası tüm partiler seçim muhasebelerini yaparak yeni dönem için eksik noktalarını belirlemeye ve yeni taktik ve stratejilerini belirlemeye çalışırken sosyal medya ve basının bu sadece CHP’de yapılıyormuş gibi algı yaratarak gündem oluşturmaya çalışmasının nedenleri konusunda gözlemlerimi siz değerli okuyucularıma aktarabilmek için bir kaç cümle farz oldu.
Gözlemlerimde “Kılıçdaroğlu aday olmamalı” diyenlere ve sosyal medyada aynı başlıkla paylaşım yapanların ortak söylemi DEĞİŞİM ama değişimden kastettikleri ise sadece Genel Başkan KILIÇDAROĞLU.
Değişimi asıl savunanın KILIÇDAROĞLU olduğu görmezden gelinerek saldırılan bir genel başkan. Yaşanacak bir değişimle örgütler eksikliklerini gidererek yeniden yapılmalı diyerek kongre kararı alan CHP’de örgütlere çöreklenmiş yapılar doğal olarak rahatsız oldular. Olması gereken bu değişimi seçimden önce sezerek MV adaylıklarında kadınları ve gençleri bilinen taktiklerle seçilecek bölge ve sıralardan uzak tutan yetkili partililer şimdi olacak değişimden kendilerinin muaf olmasını istiyorlar.
İktidarın işine yarayan bu tutum troller aracılığıyla topluma şırınga ediliyor. Başlayan kongre süreci ile parti üyelerinin gerçekleştireceği değişimden ürkenlerin değişim diyerek değişime karşı duruşlarının nedenleri tüm partililer tarafından iyi değerlendirilip kongre sürecinde doğru tavır alınmalı.
Bayramdan sonra başlayacak olan kongre sürecinde CHP üyelerine önemli görev düşüyor. Küçük hesaplar bir kenara bırakılarak örgütlerde gençlerin ve kadınların ağırlık olarak yer almalarını sağlayarak gerçek anlamda bir değişimi ortaya çıkarmak üyelerin görevi.
Değişimi gerçek anlamda gerçekleştirebilmek için küskünlüklere ve kırgınlıklara son vererek birlikte tavır almak üyelerin olmazsa olmazı. Küçük hesaplar peşinde olanların iktidarın ekmeğine yağ sürerek partilileri ayrıştırmalarına günlük sohbetlerde bile izin verilmemeli, özellikle bazı partililerin bunu yapmaya çalışmasına karşı duruş sergilenmeli.
CHP’nin tüm kongrelerinde olduğu gibi bu kongre sürecinde de farklı adaylar olması çok doğal. Doğal olmayan ise daha delege seçimleri başlamadan (sırada ilçe kongreleri, il kongreleri varken) başlayan suçlamalar ve karalamalar. Daha vahimi ise bunu partililerin (partili olduklarını söyleyip küçük hesaplarının peşinde olanların) dillendirmeleri.
CHP, bu ülkenin kuruluşunu ATATÜRK önderliğinde gerçekleştirmiş bir parti. Yüzyıllık tarihinde atlattığı badirelerin sayısını sayabilecek kaç kişi var aramızda. Partinin gücüne ve tarihine saygı duyarak ve küçük hesap peşinde olanlara meydanı bırakmamak için partililere bir kez daha görev düşüyor. CHP kimliği el ele vererek bu süreçten de en olumlu sonucu çıkaracak, çıkarmalı, çıkarmak zorunda. Aksi takdirde kaybedeceğimiz başta Cumhuriyetimiz ve laiklik olmak üzere çok şey var. TÜM CHP ÜYELERİNİN DİKKATİNE…
