KÜRESEL ISINMA VE GÖKÇEADA
Marksist sosyolog, filozof ve kültür eleştirmeni Slavoj Zizek Covid-19 salgınının bir dönüm noktası olduğunu belirtiyor. Ama beni en çok kaygılandıran şey Sibirya’da ki sıcaklığı bu yıl izlediniz mi? Temmuz ayında 35 derecenin üzerinde sıcaklık ölçüldü. Bundan dünyanın geleceği için gerçekten korkmalıyız diyor.
Küresel ısınmaya, atmosfere salınan karbondioksit gibi sera etkisi yaratan gazların, yer kabuğu ve denizlerin ortalama sıcaklıklarında artışa neden olmasına küresel ısınma diyoruz. Çeşitli zararlı gazların insanlar tarafından atmosfere salınması sonucu denge bozularak küresel ısınmada artışa neden olmaktadır.
Dünyamız da petrol, kömür, doğalgaz gibi fosil yakıtların yanması sonucu atmosfere karbondioksit, metan ve azot oksitleri gibi zehirli gazlar yayılır. Bu gazlar atmosfer de sera gazlarının artmasına neden olur. Bu nedenle zarar gören doğal sistem güneşten gelen ışınları daha fazla geçirerek yer yüzünün daha fazla ısınmasına neden olur. Böylece dünya sıcaklık ortalamalarını artırarak küresel ısınmaya neden olur.
Küresel ısınma iklim değişikliklerine sebep olacağından, şiddetli kasırga ve seller meydana gelir.Uzun süreli kuraklıklar ise çölleşmelere neden olur. Kutuplarda ki buzulların erimesi kıyı kesimlerin tamamen sular altında kalmasına sebep olacaktır. Bu da dünyada ki yaşam alanlarını daraltacaktır. Su kaynaklarının hızla tükenmesi sonucu susuzluk baş gösterecektir.
2020 yılında ülkemize baktığımız da İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük şehirlerimizdeki barajlarımızda su seviyelerinin çok düşük olduğunu ve 3 ila 5 aylık bir su stokunun kaldığı belirtiliyor. Gökçeada’mıza baktığımız zaman da bundan pek farklı bir durum olmadığını çıplak gözle hepimiz izleyebiliyoruz. Adamızda var olan baraj ve göletlerimizde ki su seviyelerinin çok düşük olması, yağmurlu havaların bir türlü gelmemesi halihazırda dünyada su kaynakları bakımından ilk sıralarda yer alan adamızın geleceğinin dünyada yaşanacak iklim ve su probleminden kaynaklanan zorluklardan payına düşeceğini alacağını aklımızdan hiçbir zaman çıkarmayalım. Sıcaklık artışları kuraklık, çölleşme ve orman yangınlarına neden olacaktır.
Bekleyip hep beraber göreceğiz, ülkemize ve dünyaya Covid-19 salgını mı? Yoksa küresel ısınma mı? Daha çok tahribat verecek. Geçmişi unutturup ve yeni bir dünya düzenlenmesine doğru ilerliyoruz. Bakalım bu yeni dünyamız nasıl bir yer olacak ve bu yeni dünyayı kimler yapılandıracak.
