3.DÜNYA SAVAŞI MI? DEDİNİZ !
Çin Savunma Bakanı, ABD Savunma Bakanı ile Laos’ta gerçekleştirilen savunma bakanları toplantısı çerçevesinde görüşme talebini reddetti.
ABD Savunma Bakanı ”Bu talihsiz bir durum ve bölgeyi etkiliyor” diyebildi. Halbuki iki savunma bakanı geçtiğimiz mayıs ayında uluslararası savunma forumunda bir araya gelmişti. Bu görüşmede ABD ve Çin’in Tayvan konusunda anlaşmazlıkları olduğunu yineleyerek fakat askeri iletişim kanallarının açık tutulmasının önemine de vurgu yapmışlardı. Pekâlâ şimdi ne değişmiş oldu. Değişen durum şu; Çin, Tayvan’ın bağımsızlığını tanımayan ve kendi topraklarının bir parçası olarak kabul ediyor. Daha üç hafta önce ABD, Tayvan’a 2 milyar dolarlık silah satışına onay vermişti. Ve Çin ABD’yi sert bir şekilde eleştirerek ”Egemenliğini savunmak için kararlı karşı tedbirler alacağını” belirtmişti.
Buradan geçelim Rusya-Ukrayna savaşı krizine. Bu savaş 1000.gününü doldurmuş bulunuyor. Ve yeni bir aşamanın eşiğine gelmiş durumdalar. Bildiğiniz gibi Rusya devlet başkanı Putin’in imzaladığı ”Nükleer Doktrin” yürürlüğe girdi. ABD, Ukrayna’ya Rusya’nın iç kesimlerini vuracak kapasitede balistik füzeler verdi. Ve Ukrayna geçenlerde bu füzeleri kullanarak Rusya’nın iç kısımlarındaki askeri mühimmat depolarını vurdu. Bunun üzerine Putin de bunun karşılığında nükleer silahını kullanabileceği ”Nükleer Doktrini” imzalayarak her an kullanabileceğini Dünya’ya deklare etti.
ABD-Çin-Tayvan ve ABD-Rusya-Ukrayna çekişmeleri 3. Dünya savaşının başlangıcını ısıtmaya mı? Başlatıyor. Gittikçe ısınan Ortadoğu’nun durumuna ne demeli. İsrail, ”Vadedilen topraklar” tezine ulaşmak için Filistin/Gazze, Lübnan ve Suriye’yi hatta İran’ı bombalayıp duruyor. Ve İsrail bunu ”Biz, içinde bulunduğumuz coğrafyayı çok iyi bilmek zorundayız” diye deklare etmektedir.
Böylece Avrupa, Ortadoğu ve Uzakdoğu’daki gelişmelerden kısaca bahsetmiş olduk. Tüm bu gelişmeler 3. Dünya savaşını tetikler mi? Dersiniz. Düşünelim ki Türkiye bu gelişmelerin ne tarafında konumlanmaktadır. Yazımızı Rusya’dan kork, ABD’ye güvenme diye bitirelim.
Esen kalın…Memleket güzel…”Bu Memleket bizim”